Keşanlı Ali Destanı

ESERİN ÖZETİ:
Sineklidağ, büyük bir kentin varoşlarında kurulu yoksul insanların yaşadığı bir mahalledir. Ali’de Sineklidağ’da oturan bir gençtir. Zilha isminde ve aynı semtlerde oturdukları bir kızı çok sevmektedir. Fakat Zilha’nın Çamur İhsan adında belalı ve hiç kimsenin sevemediği ve herkesin çok korktuğu bir amcası vardır. Zilha’nın amcası mahallelerden haraç toplayan, belalı ve sevilmeyen bir adamdır.
Bir gün Zilha’nın amcası öldürülür ve suçu Ali’nin üzerine atarlar. Zilha’nın amcası da mahallenin belalılarından biridir. Herkesten haraç toplar ve kimse tarafından sevilmez. Ali bir türlü suçsuzluğunu ispat edemez. Mahallenin en sevilmeyen ve en belalı adamını öldürdüğü için herkes tarafından takdir edilmeye başlanmıştır. Üstelik yattığı hapishanede de meşhur bir belalıyı öldürdü diye ondan korkulmaktadır.   Suçsuz olduğunu, katil olmadığını anlatamayan Ali en sonunda bu ününden faydalanmak zorunda kalmaya başlamıştır. Yaşadığı olayların sonucunda "Bu toplumda sessiz, sakin, efendi olursan her zaman dayak yer, ezilirsin. Ama terbiyesiz, güçlü, zalim, ne dediğini bilmeyen biri olursan, o zaman saygı görürsün". Düşüncesine ulaşır ve böyle davranmaya başlar. Hapishanedeki bazı kavgaları ve başıbozuk hareketleri nedeni ile Ali, iyice meşhur olmuş, neredeyse bir halk kahramanı halinde görülmeye başlanmıştır.
Hapishaneden çıktığı gün gecekondularda oturanlar onu görkemli merasimle karşılar. Ali hapisten bir kahraman olarak çıkagelir. Herkes Ali’nin gözüne girmek çabasına düşmüştür.  Ali'nin hapisten çıkışı muhtar seçimlerinin yapılacağı günlere rastlamaktadır.
.Ali hapisten çıkar çıkmaz muhtar seçilebilmek için ortamın uygun olduğunu fark eder ve mahallenin muhtarlığına adaylığını koyar. Ali birtakım hilelere de başvurarak kendisini mahalleye muhtar seçtirmeyi başarmıştır. Buna rağmen Ali’nin iki farklı çıkmazı vardır. Birincisi, âşık olduğu Zilha, Çamur İhsan'ın yeğenidir ve Zilha, ona düşmanca davranmaktadır. İkincisi ise muhtar olduğu mahallenin pek çok sorunu vardır ve bu sorumluluklarını en iyi şekilde yerine getirmek istemektedir.
Artık, gecekondu mahallesinin her şeyi Keşanlı Ali'den sorulur olmuştur. Mahallede kısa sürede çok şeyi değiştirir. Kahraman gibi görülmesinden de faydalanarak araç olayını da kaldırıp mahalleye bir düzen getirmeyi başarmıştır. Fakat amcasını öldürmekle itham edilip hapiste yattığı için sevdiği kız olan Zilha ile araları iyi değildir. Zilha, amcasını öldürdüğünden dolayı Keşanlı Ali’ye yüz vermemektedir.
Bülent Bey adıyla anılan zengin birisi bir işinin icabıyla bu gecekondu semtine gelmiş ve mahallede gezerken Zilha’yı görmüştür. Bülent Bey,  Zilha’yı görür görmez çok şaşırmıştır. Çünkü Zilha, Bülent Beyi terk etmiş olan eski karısı Nevvare’ye çok benzemektedir. Nevvare kızını ve Bülent Bey’i terk ederek bir başkasına kaçmıştır. Bülent Bey’in kızı da Zilha’ya belki de annesine benzediği için aşırı bir yakınlık duymuştur. O yüzden, Bülent Bey Zilha’yı evinde çalışması için ikna etmiş ve Zilha’yı evine götürmüştür.
 Zilha ile Ali'nin arası zaten iyice açılmış durumdadır. Zilha’nın Bülent Bey’in konağına bir hizmetçi olarak yerleşmiş olması Ali’yi çok sinirlendirmiştir.  Üstelik evin sahibi olan Bülent Bey’in Zilha ile evlenmek istediği Ali’nin kulağına kadar gelmiştir. Zilha’nın hizmetçilik yaptığı evin sahibi ile evleneceğini de öğrenince Ali çileden çıkmaya başlamıştır.  
Ali kıskançlığından çatlamaktadır. Bu arada, Ali’yi sevmeyen kişiler yavaş yavaş ortaya çıkmakta ve Ali’nin arkasından kuyular kazılmaktadır.  Bülent Bey’in Zilh ile evlenmek istediğini duyan Ali, bu duruma daha fazla tahammül edemez hale gelmiştir.  Ali, Zilha’yı Bülent Bey’in evinden almak için konağa baskına gider. Fakat onu konakta garip bir sürpriz beklemektedir.
Bülent Bey’in eski eşi Nevvare, evini çok özlemiş, sevgilisi ile anlaşamamış kızını ve Bülent Bey’i görmek için konağa gelmiştir.  Ali, kapıyı çaldığında, kapıya Nevvare çıkar ve Ali kapıya çıkan Nevvare’yi Zilha zannederek kaçırır. Fakat çok kısa bir süre sonra yanlış bir kadını kaçırdığını anlamıştır.  


Bu arada, Zilha’nın amcasının gerçek katili ortaya çıkmıştır. İsmi de Cafer’dir. Cafer’den Ali’yi öldürmesini isterler. Çünkü Ali  gerçekten çok şeyler başardığı için bunu çekemezler. Durumu geç de olsa anlayan Zilha, Ali’nin yanına döner ve barışırlar. Beraber mutlu bir hayat süreceklerini zannederler, fakat Cafer Ali’yi öldürmekte kararlıdır. Cafer evin önüne gelir ve Ali’den evden çıkmasını ister. Ali tam evden çıkarken Cafer ateş eder ve Ali vurulur. O acıyla Ali silahı tuttuğu gibi Cafer’i öldürür. Bu sefer Ali gerçekten katil olur. Olay yerine gelen polisler Ali'yi hapse götürürler ve Ali tekrar hapishaneye döner, ama Keşanlı Ali Destanı ömür boyu sürecektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder